MEME ASMA

Estetik cerrahisi alanında en çok tercih edilen bölgelerin başında meme bölgesi gelmektedir. Son zamanlarda estetik cerrahisinde yaşanan gelişmeler sayesinde artık meme bölgesinde uygulanan asma yöntemi ile çok daha basit operasyonlar yapılmakta ve hastalar çok kısa sürede normal yaşamlarına dönebilmektedir. Meme asma yöntemleri özet olarak bakıldığında hastanın kendi dokusunun kullanılarak bir nevi homojen sütyen oluşturulmuş olmaktadır.

Meme Asma Yönteminin Sıklığı

Meme bölgesi zamanla yaşlanma, sık gebelik ve emzirme gibi nedenlerin yer çekimi etkisi ile birleşmesi sonucu memelerin aşağı doğru sarkmasına neden olmaktadır. 

Meme asma yöntemi sayesinde bu tür sorunlara daha az cerrahi işlem gerektirecek asma yöntemi sayesinde daha kalıcı bir estetik operasyonu uygulanabilmektedir. Uygulama şekli olarak memenin koltuk altı bölümüne kadar uzanan bölgesinin kapsayacak bir şekilde germe yapılması olmaktadır. Meme dokusu bu operasyonlar sayesinde hem içeri hem de yukarı doğru asılarak (Gerdirilerek) daha sık ve dik bir görünüm oluşması sağlanmaktadır.

Meme Estetiği Hakkında Diğer Makaleler ;

“Meme asma yöntemi sadece yukarıda belirttiğimiz gibi zaman odaklı sarkmalarda uygulanabilen estetik operasyon sınıfıdır. Meme kanseri ya da herhangi bir sorundan dolayı meme dokusunda yaşanacak bir kayıp için meme asma teknikleri uygulanamamaktadır. Bu tür sorunlar için diğer meme cerrahisi operasyonları uygun olmaktadır.”

Meme Dikleştirme

Daha Dolgun ve Dikleşmiş Memeler

Bayanlarda yaşa bağlı olmadan bazı durumlarda hastanın doku yapısından dolayı çok genç yaşlarda meme sarkması oluşabilmektedir. Meme asma yöntemleri sayesinde özellikle meme tabanı çok geniş olan bayanlarda meydana gelen sarkmalar çok basit şekilde giderilerek dik ve dolgun bir hale getirilebilmektedir. Geniş meme tabanlarında uygulanan daraltma işlemi sayesinde özellikle bu sorun nedenli sarkık memesi olan bayanlar tarafından en çok tercih edilen operasyonlar arasında bulunmaktadır. Meme asma yöntemlerinin diğer cerrahi işlemlerine göre daha çok tercih edilmesinin en büyük nedenleri arasında kalıcı bir uygulama olması ve zamanla uygulama yapılan bölgede herhangi bir deformasyon oluşmamasından kaynaklanmaktadır. Uygulamalar aslında yazımızın başında da belirttiğimiz gibi bir nevi hastanın dokuları kullanılarak gizli sütyen oluşturulmuş etkisi vererek daha dik ve dolgun memelerin oluşması sağlanmaktadır.

Meme Asma Yönetiminin Avantajları

Diğer meme büyültme ve dikleştirme operasyonlarında genelde protez gibi yabancı maddeler kullanılmasından dolayı zamanla sarkma ya da uygulama bozuklukları meydana gelebilmektedir. Meme asma yönteminde herhangi bir yabancı malzeme kullanmadan direk hastanın kendi dokusunu germe ve içe bükme olarak uygulanmasından dolayı kalıcı bir operasyon olmaktadır.

Meme Asma Ameliyatı Öncesi

Basit cerrahi ameliyat olmasından dolayı herhangi bir riski bulunmamasına rağmen özellikle hastanın ameliyattan 4-5 gün önce aspirin gibi kan sulandırıcı ilaç kullanımı varsa bunları bırakması ve doktoruna bu konuda kesinlikle bilgi vermesi gerekmektedir. Aynı şekilde ameliyat öncesi ve sonrası doktorun önereceği süre boyunca kan sulandırma ve metabolizma hızlandırma etkisi olan bitki çaylarında tüketilmemesi gerekmektedir.

Meme Asma Operasyonundan Sonra Hastanın İyileşmesi

Cerrahi operasyon olmasına rağmen en düşük risk grubu estetik operasyonları arasında bulunmaktadır ve hastanın yapısına göre değişmekle beraber en az 90-120 dakika arasında operasyon tamamlanabilmektedir. Operasyon sonrası hastanın her türlü denetim ve risklere karşı 24 saat hastanede yatış yapması istenmektedir ve ameliyattan sonra 13-14 gün içerisinde günlük yaşantılarından herhangi bir eksiklik olmadan devam edebilmektedir. En basit örneği ile hastalar meme asma operasyonundan 15-16 gün sonra yüzme bile yapabilecek duruma gelebilmektedir. Diğer cerrahi operasyonlara göre ameliyat sonrası ağrı hissetme çok daha az olmaktadır ve bu ağrılar verilecek ağrı kesiciler ile çok kolay bir şekilde geçirilebilmektedir.

Meme Asma Ameliyatı Sonrası İz Kalma Durumu ve Riskleri

Cerrahi operasyon olmasından dolayı iz kalabilmektedir. Fakat bu izler diğer meme estetiğine göre çok daha az olabilmekte ve zamanla izler dışarıdan bakıldığında belli olmayacak seviyede olmaktadır. Meme bölgesinde izler genelde memenin uç bölgesinde oluşmaktadır. Her cerrahi operasyonda olduğu gibi meme asma ameliyatlarında da başta kanama ve enfeksiyon gibi riskler oluşabilmektedir. Fakat Türkiye’de yapılan meme asma uygulamaları incelediğinde operasyon sırasında ve sonrasında komplikasyon görülme oranları %1’den daha az olduğu görülmektedir. Fakat özellikle yara bölgesinin enfeksiyon kapmaması için belli bir süre kullanılacak antibiyotik için hastanın yapısının uygun olması gerekmektedir. Özellikle antibiyotiklere karşı duyarlılığı olan kişilerin bu konuda operasyon öncesinde kesinlikle doktorlarına bilgi vermesi gerekmektedir.

Özellikle bayanlar tarafından en çok merak edilen konuların başında; Meme asma ameliyatı sonrası emzirme yapısında herhangi bir bozulma ya da zarar oluşma durumu olmaktadır. Meme asma yöntemlerinde emzir yapısında bozulma oluşması çok düşük ihtimal ile oluşmaktadır. Tamamen gerdirme ile yapılan bir uygulama olmasından dolayı memenin herhangi bir işlevinde bozulma meydana gelmemektedir.

Bütün estetik operasyonlarında en büyük başarı uygulama yapacak ekip ve hastanın operasyon sonrası verilecek programlara bağlı olmasından dolayı bu konuda hazırlıklı olmak gerekmektedir. Özellikle hastaların beklentilerini doktorlarına çok iyi anlatması gerekmektedir. Günümüzde bilgisayar teknolojisinin gelişmesi sayesinde hastanın kendi vücudu üzerinden operasyon öncesi ve operasyon sonrası nasıl bir görüntü oluşacağını görebilmektedir. Bu sayede hastanın beklentisi ölçülmüş olmaktadır.